Dünyanın en uzun süreli festivalleri arasında yer alan Türkiye Kültür Yolu Festivalleri’nin önemli etkinliklerinden biri olan Sur Kültür Yolu Festivali’nin üçüncüsü başladı. Mezopotamya’nın zengin kültürel yapısı, kendine özgü mimarisi ve sanat anlayışı ile pek çok uygarlığın merkezi konumundaki Diyarbakır’da gerçekleşen festival, 8 gün sürecek. Festival kapsamında 46 farklı noktada, 250’ye yakın etkinlik düzenlenecek.
Festival etkinlikleri arasında tiyatro temsilleri, Türkçe ve Kürtçe şarkıların seslendirileceği konserler, çocuk programları gibi çeşitli aktiviteler yer alıyor. Açılış törenine Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, Vali Murat Zorluoğlu, AK Parti ve CHP Diyarbakır Milletvekilleri, Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkilileri ile birlikte birçok siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcisi katıldı.
Açılışta konuşma yapan Bakan Yardımcısı Mumcu, Kültür Yolu Festivalleri’nin 4 yıl önce bir bölge ve şehri hedef alarak başlatıldığını belirtti. Bu yıl 7 bölge ve 16 şehirde devam eden festivalin Diyarbakır için büyük öneme sahip olduğunu vurguladı. Şehrin tarihi mekanlarının yanı sıra genç ve dinamik nüfusuyla da turizm potansiyeli taşıdığına dikkat çekti.
Mumcu, etkinliklerin düzenlendiği mekanların tarih kokan sokaklar ve kadim kültür mirası ile uyum içinde olduğunu ifade etti. 9 gün boyunca sanatseverleri konserler, sergiler ve söyleşilerle buluşturacaklarını dile getirdi. Diyarbakır’ın turizm potansiyelini artıracağına inandıkları festivalin büyük ilgi göreceğine dair umutlarını paylaştı.
Vali Murat Zorluoğlu da Diyarbakır’ın tarihi ve kültürel değerlerine değinerek, şehrin önemli bir turizm merkezi olduğunu aktardı. Diyarbakır’ın geçmişini milattan önce 10 bin 500 yılına kadar götüren bulguların bulunduğunu belirtti. Çayönü arkeolojik kazısıyla insanlığın yerleşik hayata geçişinin burada gerçekleştiğini, ilk tarım faaliyetlerinin ve buğday üretiminin Diyarbakır’da yapıldığını vurguladı.
Zorluoğlu, şehrin birçok inanç turizmi merkezine de ev sahipliği yaptığını ifade etti. Hazreti Süleyman Camisi gibi önemli yerlerin yanı sıra burada pek çok tarihi yapı bulunduğuna dikkat çekti. Diyarbakır’ın huzur ve güven ortamının sağlanmasıyla birlikte, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın destekleriyle gerçekleştirecekleri tanıtım faaliyetleriyle şehrin gelecekte Türkiye’nin parlayan yıldızı olacağına inandığını belirtti.