Hamide HANGÜL
Kurban Bayramı’nın yaklaşmasıyla birlikte tatilciler, turizm destinasyonlarına yönelmeye başladı. Özellikle deniz turizminde Antalya, Marmaris ve Bodrum’un yoğun talep aldığını belirten turizmciler, sağlık turizmini tercih edenlerin de termal tesislere yöneldiğini ifade etti. Yapılan değerlendirmelere göre, sahil bölgelerindeki otellerdeki doluluk oranın yüzde 80-90’a ulaşması bekleniyor.
Termal tesislerde ise doluluğun yüzde 100’e ulaşması öngörülmekte. Tatilcilerin termale olan ilgisi, spa, termal havuz ve sağlık odalarını deneyimlemek için konaklama sürelerini uzattığını göstermekte.
Bazı butik otellerde fiyatlar 3.500 TL’den başlıyor
Akbaldan Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akbal, bayram döneminin yaklaşmasıyla kıyı bölgelerinde belirgin bir hareketlilik yaşandığını ifade etti. Akbal, “Otellerde doluluk oranlarının yüzde 80-90’a çıkması öngörülüyor. Son haftalarda bu oranlarda önemli bir artış gözlemlenmekte” dedi.
Turizmin döviz kazandıran bir sektör olduğunu vurgulayan Akbal, Marmaris ve Bodrum’da oda-kahvaltı konseptinin 3.500 TL ile 7.000 TL arasında değiştiğini belirtti. Ayrıca, denize sıfır yarım pansiyon otellerin fiyatlarının 8.000 ile 20.000 TL arasında yer aldığını, her şey dahil sistemde ise fiyatların 5.000 TL’den başlayıp 15.000 TL’ye kadar çıktığını aktardı. Bayram döneminde Avrupa’da yaşayan Türk vatandaşlarının yoğun ilgi gösterdiğini de sözlerine ekledi.
Ayrıca, 2024 yılı itibarıyla yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının Türkiye’ye yaptığı ziyaretlerin yaklaşık 12 milyon olması bekleniyor. Bu, Türkiye’nin toplam turist sayısında önemli bir pay oluşturmakta. Gurbetçi turistlerin kişi başı ortalama harcaması ise yaklaşık 1.072 dolar, bu rakam, yabancı turistlerin harcamasıyla kıyaslandığında oldukça yüksek. Ayrıca, bu turistlerin ortalama konaklama süresi 18,4 gün ile diğer yabancı turistlerden daha uzun bir süreyi kapsamakta.
Gurbetçilerin yüzde 37’si İstanbul’u tercih ediyor
Avrupa’daki Türk vatandaşlarının tatil tercihleri hakkında bilgi veren Akbal, “Yüzde 37’si İstanbul’u, yüzde 23’ü Antalya’yı, yüzde 17’si Kuşadası, Çeşme ve Alaçatı gibi bölgeleri, yüzde 11’i ise Bodrum’u tercih ediyor. Gurbetçi turistler, Türkiye’nin turizm gelirlerinin önemli bir kısmını oluşturmakta. Bayram dönemlerinde yaptıkları harcamalar, perakende ve hizmet sektörlerinde canlılık sağlamakta” dedi.
“Talep artışı var, yüzde 100 doluluk bekliyoruz”
BN Hotel İcra Kurulu Başkanı Yusuf Narlı, Kurban Bayramı’nın yaklaşmasıyla birlikte otellerinde termal turizm alanında belirgin bir artış yaşandığını belirtti. Geçen yıl bayram haftasındaki rezervasyonların yüzde 100 doluluğa ulaştığını kaydeden Narlı, bu yıl da benzer doluluk oranlarının hedeflendiğini aktardı.
Narlı, otelin konumunun ve ulaşımın kolay olmasının misafirlerin karar verme sürecini hızlandırdığını dile getirerek, bayram tatilinin özellikle çocuklu aileler için dinlenme ve kaliteli zaman geçirme motivasyonunu artırdığını kaydetti. Termal olanakların sunduğu wellness deneyiminin de misafirleri sağlık odaklı bir konaklama tercihini yönlendirdiğini ifade etti.
Yoğun talep gören destinasyonlardan biri olduklarını belirten Narlı, rezervasyonların yüzde 90’ının yurt içinden, yüzde 10’unun ise yurt dışından geldiğini aktardı. Yurt dışı rezervasyon oranının kısıtlı olmasına rağmen yaz sezonu genelinde bu oranın yüzde 40 seviyelerine ulaştığına dikkat çekti. Çukurova Havalimanı’ndan yapılan uluslararası direkt uçuşların bu artışta önemli bir rol oynadığını vurguladı.
Termal turistin kalış süreleri uzadı
Yurt dışındaki tatilcilerin çoğunlukla Almanya, Fransa ve Hollanda gibi ülkelerde yaşayan Türk vatandaşlarından oluştuğunu söyleyen Narlı, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkelerinden de ilgi gördüklerini aktardı. Gurbetçilerin genellikle uzun süreli tatillerini termal sağlık hizmetleriyle birleştirmeyi tercih ettiğini belirten Narlı, bu yıl konaklama sürelerinde gözlemlenen artışın önemli bir eğilim olduğunu ifade etti. Artan talep ve ilgi, termal turizmde daha uzun süreli ve kapsamlı wellness tatillerini beraberinde getiriyor. Spa, termal havuzlar ve sağlık odaklı hizmetlere olan talebin artması, kalış sürelerini uzatan bir etken haline gelmiş durumda.