Müftüzade Gülcü İsmail Efendi’nin 1888 yılında Bulgaristan’ın Kızanlık kentinden getirdiği ve Isparta’da ekme işlemiyle yayılan gül çiçeği, artık yüzlerce ailenin geçim kaynağı haline geldi. Kentte her yıl 15 Mayıs’ta başlayarak yaklaşık bir ay süren gül hasadında, üreticiler sabahın erken saatlerinden itibaren gül toplayarak zorlu bir sürece girişiyorlar. Toplanan güller, “alım merkezi” olarak adlandırılan fabrikalara taşınıyor. Burada güller kaynatılarak, elde edilen yağlı su farklı kazanlara aktarılıyor. İkinci kaynatma işleminin ardından yağ, sudan süzülerek kozmetik sektörüne yönelik ihracata hazırlanmaktadır.
GÜLLER ARASINDA FOTOĞRAF
Isparta’daki tarıma dayalı kırsal turizm, son yıllarda gül hasadı etkinlikleri ile önemli bir gelişim gösterdi. Pembe güllerin açtığı bahçeler, yaklaşık bir aylık hasat süresince yerli ve yabancı birçok turisti ağırlıyor. Ziyaretçiler, kendilerine dağıtılan küçük keselerde gül toplarken, çekilen hatıra fotoğrafları ile bu anları ölümsüzleştiriyor.
BAHÇEDEN İMALATA ‘GÜL’ TURİZMİ
Isparta, dünya gül yağı üretiminin yüzde 65’ini karşılamaktadır ve bu yılki gül hasat döneminin sonuna yaklaşılıyor. Yüksek rakımlı bahçelerde hala devam eden gül toplama işlemleri, ziyaretçilerin ilgi odağı olmaya devam ediyor. “Güllerin gökyüzüne gülümsediği kent” olarak bilinen Güneykent beldesindeki bahçeleri ziyaret eden tatilciler, gül toplamanın yanı sıra gül yağı ve gül suyu imal edilen “Gülhane” evlerini, “Güze” adındaki gül müzesini ve eski gül yağı fabrikasını da geziyor. Ziyaretçiler, belde merkezindeki gül müzesinde 150 yıl önce gül yağı imalatında kullanılan imbikleri ve saklama şişelerini görme şansı yakalıyor. Ayrıca, eski gül yağı fabrikasını gezerek gül üretimi hakkında bilgi sahibi olma fırsatı da buluyorlar.
GÖNÜLLÜ TURİZM ELÇİLERİ
Isparta’daki gül üretimi ve gül suyu imalatı yapan Mustafa Erdem (42), restore ettiği dededen kalma evinde ziyaretçilere eski ve yeni yöntemlerle gül yağı ve gül suyu imalatını anlatıyor. Bahçeleri keşfe çıkan Erdem, gülün tarihçesi, hasadı, işlenmesi ve pazarlanması hakkında bilgi vererek gelen konuklara unutulmaz bir deneyim yaşatıyor. Gül bahçelerini ailesiyle ziyaret eden İnci Özçelik, “Güneykent’in güzelliklerini görmek için geldik; çok mutlu olduk. Burayı herkesin gezmesi gerektiğine inanıyorum ve herkesi davet ediyorum” diye belirtti.