


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan’ın Hankendi kentinde gerçekleştirilen ‘Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) 17’nci Zirvesi’nde önemli açıklamalarda bulundu. Konuşmasının başlangıcında, zirveye ev sahipliği yapan Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Azerbaycan halkına teşekkür eden Erdoğan, “Toplantımızın işgalden kurtarılmış bir şehirde, Hankendi’nde yapılması, zirvemize özel bir önem ve anlam katıyor. İlham kardeşimin öncü vizyonu ile bu kadim şehrin Kafkasların yeni kalkınma ve barış merkezi olacağına inanıyorum” ifadelerini kullandı.
Zirvenin ana temasını iklim değişikliği olarak belirlemiş olmayı oldukça yerinde bir karar olarak değerlendiren Erdoğan, iklim krizinin en derin etkilerini yaşadıkları bölgelerde hissedildiğini belirtti. Türkiye’nin 2053 yılı için net sıfır emisyon ve yeşil kalkınma hedefleri doğrultusunda enerji alanında önemli adımlar attığını vurgulayan Erdoğan, “Özellikle enerji sektörü alanındaki yenilikçi girişimlerimizle, yenilenebilir enerjinin toplam kurulu güç içerisindeki payını yüzde 59’a yükselttik. Bu oran, Avrupa’da 5’inci, dünyada ise 11’inci sıradayız. Eşim Emine Erdoğan’ın önderliğinde hayata geçirilen ‘Sıfır Atık’ projesi, iklim değişikliğiyle mücadelemize büyük katkı sağlıyor. Projenin başlangıcından bu yana yaklaşık 6 milyon ton sera gazı emisyonunun önlendiğini belirtmek isterim” dedi.
Erdoğan, Türkiye’nin Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği 31’inci Taraflar Konferansı’na (COP31) ev sahipliği onaylanırsa, adil ve kapsayıcı bir yaklaşım sergileyeceklerinin altını çizerek, “Türkiye, geniş deneyimini ve en iyi uygulama örneklerini teşkilatımızla paylaşmaya her daim hazırdır” açıklamalarında bulundu.
‘TİCARET HACMİNİ DAHA YÜKSEK RAKAMLARA TAŞIMALIYIZ’
Erdoğan, EİT’in günümüz dinamiklerine ve ihtiyaçlarına uygun bir yapıda olması gerektiğini belirterek, iş birliği süreçlerinin basitleştirilmesinin teşkilatın etkinliğini artıracağını kaydetti.
‘FİLİSTİN DAVASINI TERK ETMEYİZ’
Turizm alanındaki işbirliğinin teşkilat için önemli bir ödev oluşturduğunu ifade eden Erdoğan, 2025 yılı EİT Turizm Başkenti olarak belirlenen Erzurum’da alınacak kararların yol gösterici olacağına inandığını belirtti. Ayrıca, 2026 yılı EİT Turizm Başkenti olan Şuşa’nın seçilmesi dolayısıyla Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’e ve tüm Azerbaycan halkına tebriklerini iletti.
Erdoğan, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Bölgemizde yaşanan olaylar bu konularda dikkatimizi çekmemizi zorunlu kılıyor. Mevcut İsrail yönetiminin sürdürdüğü saldırgan politikalar, bölgemizin huzur ve istikrarına ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Gazze’de 57 binden fazla kardeşimizin hayatını kaybettiği vahşetin sona ermesi için daha fazla çaba göstermeliyiz. İran’a yönelik saldırılar kabul edilemez. Bölgemizin daha büyük bir felakete sürüklenmemesi adına yoğun mücadelenin gerekliliği ortadadır. Taraflar arasındaki süregelen ateşkesin, kalıcı bir barışa dönüşmesi dileğindeyiz. Bu dost meclisinde bir kez daha belirtmek isterim ki, İsrail’in Lübnan, Suriye ve İran’a yönelik saldırılarının arka plandaki en önemli aktörü, Filistin halkına diz çöktürme çabalarıdır. Biz ne Filistin davasını terk edebiliriz ne de Netanyahu yönetiminin bölgemizi kan gölüne çevirmesine sessiz kalabiliriz. Doğru olanı cesaretle söylemeye ve zalimlerin karşısında mazlumların yanında dimdik durmaya devam edeceğiz.
Suriye’de halkın yıllardır süren mücadelesinin sonucu olarak elde edilen ilerleme, bölge için umut verici bir ışık sundu. Uluslararası toplumun mali desteğini sürdürmesi ve yeni yönetim ile ilişkilerini geliştirmesi kritik bir ihtiyaç olarak karşımıza çıkıyor. Diğer bir önemli bölge olan Afganistan’da ise, Afgan halkının güvenlik, barış ve kalkınmasına destek vermek gerektiğine inanıyoruz. Son dönemde yaşanan bir terör eylemi dolayısıyla Pakistanlı kardeşlerimize taziyelerimizi sunuyoruz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, EİT bünyesinde birlik ve beraberliğe verdikleri önemi vurgulayarak, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı en kalbi duygularımla selamlıyorum. Teşkilatımızın 2012’den beri gözlemci üyemiz olan ve uzun yıllardır haksız izolasyonla karşılaşan Kıbrıs Türkü kardeşlerimizle dayanışmamızın artarak devam edeceğine inanıyorum. Bu kapsamda, Kıbrıs Türkleri ile spordan kültüre, ekonomiden turizme kadar birçok alanda ilişkilerinizi geliştirmenizi bekliyorum” dedi.