Antalya’da, turizm sezonunun başlamasıyla sahillerde güvenliği üstlenmek için devriye görevine çıkan atlı polis timleri, özellikle Konyaaltı Sahili’nde yoğun bir şekilde görev yapıyor. Bu bölgedeki atlı polisler, asayiş olaylarına etkin bir şekilde müdahale ederken, vatandaşların da büyük ilgisini çekiyor. Sahildeki devriye gezen atlar arasında bulunan anne ve kız ‘Babilon’ ile ‘Filika’, dikkatleri üzerine çekiyor. Atlı Polis Birliği’ndeki 12 at, her gün yaklaşık 1 saatlik eğitimden geçmekte ve profesyonel binicileri eşliğinde göreve hazırlanıyor. Kalabalık etkinliklerde, konserlerde ve bayram gibi özel günlerde aktif bir rol üstlenen atlı polislerin, atların güçlü sezgileri sayesinde olaylara daha hızlı tepki verme yeteneği bulunuyor. Antalya emniyetinin özel timi, hem yerli hem de yabancı turistlere güvenli ve huzurlu bir ortam sunmayı hedefliyor.
‘ATLARIN TOPLUMSAL OLAYLARDA CİDDİ ETKİSİ VAR’
Atlı Polis Grup Amirliği’nden Komiser Berk İncekara, sahil şeridindeki yoğun görevlerini şu şekilde aktardı: “Antalya, Türkiye’nin turizm başkenti olması nedeniyle yaz aylarında büyük bir nüfus yoğunluğu yaşıyor. Bu yoğunlukta halkın ve turistlerin güvenliğini sağlamak üzere yılın 12 ayı, 7 gün 24 saat görevimizdeyiz. İç saha maçları, yılbaşı etkinlikleri, konserler ve sosyal-kültürel organizasyonlarda aktif olarak görev alıyoruz. Kalabalık ve toplumsal olaylar için atlarımız, TOMA kadar etkili olabiliyor ve bu durum hem fiziksel hem de psikolojik olarak kalabalıklar üzerinde önemli bir etkide bulunuyor.”
‘SAHİLDE GÖREV YAPTIĞIMIZDA VATANDAŞLAR GÜVENLİK KONUSUNDA ENDİŞE ETMİYOR’
Görev sırasında vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaştıklarını ifade eden İncekara, “Çocuklar, aileler ve turistler, atlarımızla sıkça iletişim kuruyor. Sahildeki görevimiz sırasında, vatandaşlar kişisel eşyalarını gönül rahatlığıyla bırakabiliyor ve denize girerken güvenlik açısından endişe duymuyorlar. Kurban Bayramı, Ramazan Bayramı, yılbaşı gibi özel günlerde görevlerimiz daha da artıyor” dedi.
HER ATIN EĞİTİMİ KENDİNE ÖZGÜ
İncekara, görev öncesinde her ata verilen eğitimin farklı disiplinlerde yapıldığını şu sözlerle açıkladı:
“Eğitimler, atın ve binicisinin görevlerine göre değişiklik gösteriyor. Bazı atlarımıza sportif yetenekleri öne çıkacak şekilde eğitim verilirken, bazıları devriye ve toplumsal olaylara müdahale odaklı eğitim alıyor. Günlük ortalama 1 saat süren eğitimler, atların görevlerine uygun biçimde planlanıyor. Atlarımızın beslenmesi ve sağlık bakımları da görev türüne ve fiziksel özelliklerine bağlı olarak farklılık arz ediyor.”
‘TEHLİKEYİ HİSSEDEBİLİYORLAR’
Atlar ve binicileri arasında oluşan özel bağa da değinen Komiser İncekara, “Bakıcılarımız aynı zamanda binicilik yapan profesyonel personelimizden oluşmakta. Atlarımız, her gün aynı ekipten kişilerle karşılaşarak kendilerini güvende hissediyor ve zamanla aralarında güçlü bir bağ oluşuyor. Ruh halimizi anlayabiliyor, nasıl yaklaştığımızı hissedebiliyorlar. Atlar, oldukça güçlü sezgilere sahip. Bazı olaylar meydana gelmeden dahi tehlikeyi hissedebiliyorlar. Görev esnasında dört çift göz ve dört çift kulak gibi çalışıyoruz. Atlar, bizlerle birlikte polis gibi görev yapıyor. Doğada av hayvanı olmaları nedeniyle dikkat seviyeleri yüksektir; bu durum, çevresel tehditleri bizlerden önce fark etmelerini sağlıyor. Fiziksel yükseklikleri sayesinde ise kalabalık içindeki şahısları tespit etmede oldukça etkilidirler” şeklinde belirtti.