Türkiye’de antik kaynaklardan gelen suyun akıtılabildiği iki çeşme, Burdur ilinde bulunmaktadır. Kibyra Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Şükrü Özüdoğru, Sagalassos Antik Kenti’nde yer alan ünlü Antoninler Çeşmesi ile Kibyra’daki antik çeşmenin, bu özelliği ile Türkiye’de eşine rastlanmadığını ifade etti.
Ağlasun ilçesindeki Sagalassos Antik Kenti’nde bulunan Antoninler Çeşmesi ve Gölhisar ilçesindeki Kibyra Antik Kenti’nde yer alan antik çeşme, Türkiye’de benzersiz nitelikleriyle öne çıkmaktadır. Her iki çeşmenin de antik kaynağından su akıtma özelliği, onları eşsiz kılmaktadır. Prof. Dr. Özüdoğru, bu açıdan her iki çeşmenin de Türkiye’deki nadir örnekler arasında yer aldığını belirtti.
Prof. Dr. Özüdoğru, Kibyra’da 2006 yılından bu yana süren kazılarda önemli yapılar keşfedildiğini dile getirerek, “Özellikle Kibyra’yı ulusal ve uluslararası alanda tanıtan, dünyada yapı tekniği açısından benzersiz olan Medusa mozaik çalışmamız mevcut. 2019 yılından itibaren kazısını tamamladığımız bir anıtsal çeşme de var. 2022 yılında restorasyonu biten bu çeşme, 2023 yılında orijinal kaynağından gelen su ile yeniden işlevsel hale getirildi.” şeklinde bilgi verdi.
Kibyra’daki çeşmenin restorasyonunun, kentin bilinirliği üzerinde olumlu etkiler yarattığını vurgulayan Özüdoğru, “Bu durum ulusal ve uluslararası düzeyde çok sayıda basın organında yer buldu. Kibyra’yı ziyaret edenlerin sayısında da belirgin bir artış gözlemleniyor. Çeşmenin restorasyonuyla birlikte, ziyaretçi sayısı neredeyse 10 katına çıktı. Yeni kazı çalışmalarımız da devam etmekte.” dedi.
Özüdoğru, Türkiye’de antik kaynaklardan su akıtabilen iki çeşmenin sadece Burdur ilinde olduğunu belirtti. Bu çeşmelerden ilki Ağlasun ilçesindeki Antoninler Çeşmesi, diğeri ise Gölhisar’daki Kibyra Antik Kenti’nde bulunmaktadır. Turizm açısından bu durumun önemine dikkat çeken Özüdoğru, “Burdur’un Antalya gibi bir turizm merkezi ile komşu olması, bölgeye olan ilginin artması açısından etkili olacaktır.” ifadesinde bulundu.
Son yıllardaki kazı çalışmaları ve restorasyon faaliyetlerinin, Burdur’un turizm potansiyelini artırmada önemli bir rol oynadığını vurguladı. Bu çalışmaların, kentlerin tarihsel ve kültürel değerlerinin gün yüzüne çıkmasına katkı sağladığını belirten Özüdoğru, bölgedeki turizm payının artacağına inandığını ifade etti.
Kibyra Antik Kenti’nin benzersiz özellikleri ile dikkat çekmesi ve restorasyonların başarıyla sonuçlanması, buranın turistik cazibesini artırmaya devam edecektir. Özüdoğru, bu gelişmelerin Burdur’un tarihi ve kültürel mirasını daha geniş kitlelere tanıtma potansiyelini ortaya koyduğunu sözlerine ekledi.
