İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi, ocak ayı ile ilgili bir rapor hazırladı. Bu rapor, ulusal basından elde edilen bilgilerin yüzde 75’i ile işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, iş güvenliği uzmanları ve yerel basından toplanan verilerin yüzde 25’ini içermektedir. Raporda, 2025 yılının ilk ayında iş kazaları sonucunda yaşamını yitiren en az 177 işçinin olduğu belirtildi.
İSİG’nin derlediği verilere göre, en fazla işçi ölümü inşaat, taşımacılık, konaklama ve tarım sektörlerinde yaşandı.
İşçi ölümlerinin sektörel dağılımına bakıldığında, hizmet sektöründe 56, sanayi sektöründe 55, inşaatta 43 ve tarımda 23 işçinin hayatını kaybettiği ifade edilmektedir.
Raporda, taşımacılık ve tarım işkolundaki ölümlerin çoğunlukla trafik kazalarına bağlı olduğu, inşaat ve tarımda ölümlerin ezilme ve yüksekten düşme gibi sebeplerden kaynaklandığı ve otel sektöründe yangınların öne çıktığı vurgulanmıştır. Her sektörde kalp krizi nedeniyle ölümler de önemli bir yer tutmaktadır.
Ocak ayında iş kazaları sonucunda hayatını kaybedenlerin yaş gruplarına göre dağılımı şöyle belirtilmiştir:
- 15-17 yaş arası: 5 çocuk/genç işçi
- 18-29 yaş arası: 34 işçi
- 30-49 yaş arası: 67 işçi
- 50-64 yaş arası: 53 işçi
- 65 yaş ve üstü: veriler mevcut değil
- Yaşı bilinmeyen: 9 işçi
Rapor ayrıca, ocak ayında yaşamını yitiren işçilerden 15’inin kadın olduğuna dikkat çekmektedir.
İSİG raporunda, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin eksikliğinin bu tür ölümlere sebep olduğu vurgulanarak, “maliyetler nedeniyle gerekli önlemlerin alınmadığı” ifadesiyle birlikte, “Devletin gerekli denetimleri yapmaması, aşırı-uzun-yoğun çalıştırma ve sendikal örgütlenmenin engellenmesi iş cinayetlerinin temel nedenleri arasındadır.” denilmiştir.
Kartalkaya faciası anımsatıldı
Hizmet sektöründe otel yangınlarının önemine değinilen raporda, Bolu’da 78 kişinin yaşamını yitirdiği Kartalkaya yangınına da referans verilmektedir. Raporda, “Bir milyonlarca dolar kar eden otelde en temel yangın önlemleri (yağmurlama, ikaz, alarm, çıkış levhaları, merdiven vb.) alınmadı. Ayrıca, denetim görevini yerine getirmesi gereken Turizm Bakanlığı’nın bu görevi yapmadığı ve mevzuatların patronlar tarafından düzenlendiği, yerel yönetimlerin etkisiz hale getirildiği görülmektedir. Çalışma Bakanlığı’nın ise İSİG denetimlerini yapmadığı ve otel çalışanlarının çalışma koşullarında gerekli önlemleri almadığı ortaya çıkmıştır.” ifadeleri yer almaktadır.